Yörünge Dergisi

"Türkiye’nin Entelektüel Aklının Buluşma Noktası"

İstanbul Büyükşehir Belediyesi

YSK, ‘Seçim Yenilensin’ Derse

Herkes YSK’nın İstanbul ile ilgili vereceği kararı bekliyor. Seçimin iptal edileceği konuşuluyor. Ama bakıyorsun İmamoğlu’na, bambaşka bir havada…

Hani hiçbir şeyden haberi yokmuş ve çok rahatmış gibi görünmeye çalışan karikatürize edilmiş bir tip vardır ya.., Eller cepte, sanki havada bir şeyler arıyormuş gibi yukarılara doğru bakınırken bir taraftan da ıslık çalar!..

İmamoğlu tam da böyle davranıyor.

Yani, “mazbatayı aldım, bu işin dönüşü yok, iş bitmiştir, herkes kabullensin artık” algısını oluşturmaya çalışıyor.

***

Bunun için sosyal medyada binlerce hesaptan oluşan bir trol ordusu kurulmuş. Hesapların büyük bir çoğunluğu “2019 Mart ve Nisan” aylarında açılmış. Bir kısım trol hesap bize sürekli küfür etmekle memur. Bir kısım trol hesap da aynı numarayı çekiyor. ‘AKP’liyim ama İstanbul seçimi tekrarlanırsa, CHP’ye veririm’ diyor.

Amaç “yıldırmak, seçmeni depresif ve ümitsiz hale getirecek algıyı” oluşturmak…

***

İstanbul adayı diyerek bir “balon” şişirdiler.

Seçimden hemen sonra gördük.

İmamoğlu medya kuruluşlarını ve sahiplerinin aile isimlerini teker teker sayıp tehdit etti.

“Bu seçimin sonucunu sokak da kabul etmiş durumda.” diyerek sokağı işaret etti.

Seçimden önce İmamoğlu, “hiç tanımam, benimle ne alakası var” dediği Demirtaş’a seçimden sonra methiyeler düzmüş. (“Demirtaş’ın çizgisini” beğenenlerden biriydim. Gerçekten de barışçıl, uzlaşmacı ve evrensel değerleri öne çıkaran dili vardı. –Ekrem İmamoğlu-)

CHP’nin İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu zaten HDP/PKK ile omuz omuza olduğunu itiraf ediyor. Kandil de “HDP ve CHP’nin ittifakı daha fazla geliştirip alternatif yönetim örgütlemesi gerekir.” çağrısını yaparak cevap veriyor.

***

Velhasıl sır döküldü, maskeleri düştü…

Seçimlerdeki şaibeyle ilgili onca bilgi ve belge kamuoyuyla paylaşılmış, oyların “sadece yüzde 10’u” sayılmış fark yarı yarıya inmiş. Ve aslında “organize hırsızlık” ayyuka çıkmış!

Trol ordusuyla “depresif, yılgın ümitsiz seçmen” algısı oluşturmaya çalışıyorlar, ama nafile…

7 Haziran-1 Kasım 2015 seçimlerini hatırlayın. Halkın feraseti tüm algı operasyonlarını yerle bir eder.

YSK seçim yenilensin” derse, hırsızlığı gören, apaçık tehditle karşı kaldığını anlayan bu millet cezayı keser…

Balonu” da patlatır!..

Hikmet Genç/Akşam

Yıldırım Başkan

25 Haziran’da şöyle yazmışım:
“Yıldırım Başkan Yardımcısı, Soylu ve Çavuşoğlu bakan olarak devam etmeli!”
Sayın Cumhurbaşkanımız Binali Yıldırım’ı Başkan Yardımcısı olarak tercih etmedi…
Demek oluyor ki, Binali Yıldırım için düşündüğü görev Başkan Yardımcılığı değil de İstanbul Belediye Başkanlığı imiş.
Şüphesiz ki İstanbul Belediye Başkanlığı, şu andaki konumuyla, Başkan Yardımcılığından daha önemli ve daha etkin bir görev.
Öncelikle Binali Yıldırım’a, İstanbul’a ve Türkiye’mize hayırlı olsun…
Her ne kadar İstanbullular Binali Yıldırım’ı 1994 yılından itibaren tanımaya başladılarsa da, bu milletin çoğunluğu, Ulaştırma Bakanlığından itibaren Binali Yıldırım’ı tanımaya başladı…
Geçmişte aklımda kalan, iz bırakan bir başka ulaştırma bakanı olmadığı için, kendi adıma, yaptığı işlere bakarak, Binali Yıldırım’ı Cumhuriyet Tarihinin en faydalı işler yapan ulaştırma bakanı olarak söylemekte hiçbir beis görmüyorum…
Sakin, sessiz, nükteli ve uzlaşmacı kişiliğiyle Binali Yıldırım’ın, tıpkı ulaştırma bakanlığında ve başbakanlığında olduğu gibi çok güzel, etkili, kavgasız, gürültüsüz, çözüm odaklı bir İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapacağını umuyorum.
Elbet bu seçim kolay bir seçim olmayacak…
Çünkü karşısında keçe gibi kenetlenmiş bir millet ittifakı var!
Devlet Bahçeli’nin ifadesiyle “üç benzemezden oluşan” bu ittifak her ne pahasına olursa olsun İstanbul ve Ankara’yı almak istiyor.
Üç benzemezin oluşturduğu bu ittifak İstanbul’u alabilir mi?
Bana kalırsa alamaz…

Seyit Mehmet Şen