Yörünge Dergisi

"Türkiye’nin Entelektüel Aklının Buluşma Noktası"

İsmail Küçükkaya

İsmail Küçükkaya, Ekrem İmamoğlu’na Bu Soruyu Sormazsa….

Engin Ardıç “erkek moderatör” adlı bugünkü yazısında, İsmail Küçükkaya’nın moderatörlük yapacağı ortak yayın ilgili değerlendirmelerde bulundu. Ardıç, İsmail Küçükkaya’ya, Ekrem İmamoğlu’nun yalan söylediği ortaya çıkan ‘Valiye küfür’ ve ‘Soruları isteme’ ile ilgili de soru sorması önerisinde bulundu. İşte Ardıç’ın yazısından öne çıkanlar….

İşte Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç’ın bugünkü “erkek moderatör” adlı yazısının tamamı:

İsmail erkekse bu akşam İmamoğlu’na sorar:
“Siz Ordu valisine it dediniz mi, demediniz mi?”
Hazretin vereceği cevap, seçim sonucunu belirleyecektir.
Hele kendini tutamaz da İsmail’e “konuşma lan dürrük, adam gibi soru sor” falan derse, seçimde “açık ara” da ortaya çıkabilir…
İsmail erkekse bu akşam İmamoğlu’na sorar:
“Dedenizin istiklal madalyası var mı yok mu? Varsa, niçin bunun Genelkurmay’da ve Milli Savunma Bakanlığı’nda kaydı kuydu yok?” Vereceği cevap seçim sonucunu belirler.
Hele hele “sana ne lan benim dedemden, sen kendi anana bak” falan diye diklenirse…
İsmail erkekse bu akşam İmamoğlu’na sorar:

“Binali Bey soruları istedi” dediniz mi, demediniz mi?
Sonra da ekler:
“Ben de bunu açıkça yalanladım. Bu durumda yalancı oluyor musunuz, olmuyor musunuz?” İsterse döner bunu Yıldırım’a da sorar: “Siz benden soruları istediniz mi?” Tabii işin içine azıcık da magazin katmak lazım, şunu da sorar:
“Sayın İmamoğlu, patlıcan musakka mı seversiniz, antrikot mu? Yoksa tercihinizi emekçiden yana yaptıktan sonra siz kendiniz balıkçıya mı gidersiniz?” “Sen kendi yediğine bak lan zibidi” gibi bir cevap gelirse…
Hele hele, “önce şu önümdekini kaldır, arkadan döner verirsin” şeklinde şık ve zarif bir tercih belirtirse…
Espri yaparsa yani…
Seçim sonucu bellidir.
Yoksa İsmail “Sayın İmamoğlu, İstanbullulara umut verecek, on altı milyonu kucaklayacak olağanüs projeleriniz nelerdir efendim” demekle mi yetinecektir?
İşte bunun için bazı çevreler moderatör kadın olsun” diye tutturmuşlardı.
Şöyle eli maşalı bir hemşiremiz (ki medyada vardır) İmamoğlu’nun tozunu atardı..

takvim.com.tr

İsmail Küçükkaya da Karısını Tehdit Etmiş

Programlarında kadına şiddete tepki gösteren televizyoncu İsmail Küçükkaya’nın eşine, ekonomik, fiziksel ve duygusal şiddet uyguladığı iddia edildi. Fox Tv’de ‘Çalar Saat’ programını sunan televizyoncu İsmail Küçükkaya’nın evliliği iki yılda bitti. Boşanma dilekçesinde, eşinin yüzüne yumruk atarak ‘şu anki konumum olmasa senin yüzünü gözünü dağıtırdım” dediği öne sürülüyor.

Sürekli kadına şiddet programlarıyla öne çıkan televizyoncu İsmail Küçükkaya’nın eşine, ekonomik, fiziksel ve duygusal şiddet uyguladığı iddia edildi.

EVLİLİĞİ 2 YILDA BİTTİ

Fox Tv’de ‘Çalar Saat’ programını sunan televizyoncu İsmail Küçükkaya’nın evliliği iki yılda bitti. Görsel sanatlar öğretmeni Eda Küçükkaya, yüzük takmayan, duygusal şiddet uygulayan, başka kadınlarla samimi pozlar veren ve bebek istemediği iddia edilen İsmail Küçükkaya’dan 1 milyon 200 bin lira tazminatın yanı sıra aylık 15 bin lira nafaka istemli boşanma davası açtı.

“YÜZÜNÜ GÖZÜNÜ DAĞITIRIM”

Dilekçede, “Davalı ilk şiddet olayında müvekkilim Eda Küçükkaya’nın kafasını tutmuş, sürükleyerek ve ağzını kapayarak perde açık olduğundan kimse görmesin diye kütüphaneye doğru sürüklemiştir. İkinci olayda müvekkilimin kollarında davalının tırnak izleri çıkmış, yüzüne yumruk atmış ve ‘şu anki konumum olmasa senin yüzünü gözünü dağıtırdım” demiştir” diyerek davalı İsmail Küçükkaya’nın eşine fiziksel şiddet uyguladığı öne sürüldü.

EŞİYLE VERMEDİĞİ SAMİMİ POZLARI HAYRANLARIYLA VERDİ

İstanbul Aile Mahkemesi’ne açılan davaya göre iki yıl önce evlenen tarafların çocukları bulunmuyordu. Nişan yüzüğü dahi takmayan İsmail Küçükkaya, mesleği ve geliri nedeniyle eşini küçük gördü. Taraflar arasındaki ilk gerginlik düğün günü yaşandı. Bodrum’da eşine kötü davranan İsmail Küçükkaya, otel görevlilerinin yanında kuaför yüzünden eşine bağırdı. Odadan kovulan Eda Küçükkaya ağlayarak dışarı çıktı. Ailelerin araya girmesiyle yüzmeye giden İsmail Küçükkaya, odaya gelerek eşine yüzüğü taktı ve düğün yapıldı. Ancak daha evlilik öncesi nişanlı oldukları dönemde yüzük takmaması gibi güven sarsıcı hareketleri evlilik süresince devam etti.

“EŞİYLE VERMEDİĞİ SAMİMİ POZLARI…”

Davalı kocayı eski sevgilileri aramaya başladı. ‘Hayranlarım’ ifadesini kullandığı başka hanımlar ile samimi görüntü içeren resimlerini sürekli sayfasına koydu. Davalı eşiyle vermediği samimi pozları, tanımadığı ya da resim çekmek için gelen hanımlar ile verdi. Sık sık Bebek’te yalnız yürüyüşe çıkan ve telefonunu kapatan davalı koca, eşini yanına almadı. Davetlere eşini götürmeyen İsmail Küçükkaya, “Senin ne işin var giyinip süslenip ünlü mü olacaksın, gittiğim her yere seni de mi götüreceğim” diyerek duygusal şiddet uyguladı.

1 MİLYON 200 BİN LİRA TAZMİNAT

Davalı İsmail Küçükkaya, eşine fiziksel şiddet de uyguladı. İlk olayda eşinin kafasını tutarak onu sürükledi ve ağzını kapayarak pencerede perde açık olduğundan kimse görmesin diye kütüphaneye doğru sürükledi. İkinci olayda eşinin kollarında davalı kocanın tırnak izleri çıktı.

Davalı koca, “Şu anki konumum olmasa senin yüzünü gözünü dağıtırdım” dedi. Üçüncü olayda Mersin’deki festivalde yaşandı. İsmail Küçükkaya eşinin yüzüne yumruk attı. Ayrıca Eda Küçükkaya’nın kayınvalidesi, “Çocuk yapmayın, her ay geleceğim ve sizi boşayacağım” dedi. Eşi bebek istemesine rağmen davalı koca, “Artık çocuk da olmaz. Ben evlilik adamı değildim, niye evlendim, hiç evlenmeyi düşünmüyordum’ diye söylemlerde bulundu.

Eda Küçükkaya’nın bebek sahibi olma şansı azaldı. Davalı kocanın gelirinin çok yüksek olduğunu belirten Eda Küçükkaya, ziynet eşyalarının iadesini istedi. Davalı kocaya ait Kağıthane, Sarıyer, Eyüpsultan, Çankaya ve Etimesgut’taki taşınmazlar ile banka hesaplarına tedbir konulmasını isteyen Eda Küçükkaya, boşanmak için 1 milyon 200 bin lira tazminat ve aylık 15 bin lira nafaka talep etti.