Yörünge Dergisi

"Türkiye’nin Entelektüel Aklının Buluşma Noktası"

Çarşamba, Nisan 24, 2024

Millet Gerçekten Aç

Şair;

“Yaş otuz beş yolun yarısı eder.

Dante gibi ortasındayız ömrün” diyordu.

Bu anlamlı şiir insanoğluna yönelik önemli bir mesaj olma özelliği taşıyordu. Yolu yarılamak ya da yolun ortasında olmak ne demekti?

Bize biçilen ömür nasıl bir muhasebeden geçiyordu. Hayat bir matematiksel ifadeden ibaret olabilir miydi? Daha nice sorular sorabiliriz. Ne kadar yaşadığımızdan ziyade nasıl yaşadığımız önemliydi.

Ömrünün yarısını yarı aç yarı tok geçirmiş bir insan ile imkânlar içerisinde rahat bir yaşam sürmüş olan insan aynı kategoride değerlendirilemez. Açıkçası bu makul bir kıyaslama olmaz.

Öyle ki yaşam konforu diye bir kavramsal gerçek var günümüzde. Belli ki hayat standartlarımız genel anlamda bir gelişim göstermiş.

Bugünkü konumuz manevi tokluk veya açlık değil. Bugün ekmeği ve geçimlik nafaka hususunu konuşuyoruz. “Rabbim kimseyi açlık (yokluk) ile imtihan etmesin” gibi veciz ifadelerimiz var.

Keza maddi anlamda yokluğun ne olduğunu en iyi Kadim Anadolu İnsanı bilir. Unutmayın ki kuru bir hurma ile öğün geçiren Peygamberin ümmetiyiz!

Yine yakın tarihte Çanakkale’de yedi düvele karşı Kuru Ekmek ve Üzüm Hoşafı ile destansı bir ders vermişiz! Demem o ki bu Aziz Millet hiç bir zaman Ekmeği veya Aş’ı olmadığı için Devletine ve Milletine sırt çevirmedi.

Anasının başındaki örtüye gavur eli değmesin diye göğsünü süngülere siper ettiler. Yine gavur postal ile toprağına girmesin diye ceht ile şehadete yürüdüler. Velhasılı açlık ve sefalete rağmen bu cennet vatanı küfür milletine teslim etmediler.

Bugün sözde muhalif gruplar millet aç aç diye çok ama çok demode siyasi söylemlerle iktidara saldırıda bulunuyorlar. Bu ülkeyi çok değil 20 sene önce enkaza çeviren kimdi?

Madem siyaset yapacaksınız yaptıklarınız ve yapmadıklarınızla çıkın bakalım er meydanına. Adamlık lafla değil icraatla olur. Liderlik ise millete güven ve itimat vermekle olur. Peki şu anda muhalefet cenahından bu ülkeyi yönetecek kabiliyette birisi var mı diye sorsam? Ya da üç koyunu teslim edebileceğiniz bir siyasetçi var mı?

El cevap? Yok değil mi!

Maalesef ben adam gibi Erdoğan’a ve Cumhur İttifakına karşı adayım diyecek tek bir siyasetçi yok!

Erken seçim diye davul zurna çalıyorlar. Ancak adayları yok!

Siz iaka mı yapıyorsunuz yoksa siyasetçilik mi oynuyorsunuz! Türkiye en kötü zamanlarda dahi bu denli siyasi ciddiyetsizlik ile karşı karşıya kalmamıştı. Ben şahsen Demirel ve İnönü muhalefetini özleyeceğimi rüyamda görsem inanmazdım!

Artık ideolojileri bir yana bıraktım. Birazcık Allah inancı ve Allah korkusu olan Türkiye’nin şu an içinde bulunduğu tabloyu gayet adil ve sağlıklı okuyabilir. Memleket belki uçmuyor ama yakın zamanda ekonomik anlamda büyük rahatlıklar göreceğimize dünya inanıyor! Mutlaka sıkıntılar var yok demiyoruz. Ancak genel tablo gelecek için umut veriyor.

Beyler uyanın Memleket âdeta bir Kurtuluş Savaşı ve dönemi yaşıyor. Bu öyle bir savaş ki ne düşmanınız belli ne de cepheler. Kuralı Kahpelik olan amansız bir savaş! Dört bir yandan saldırıyorlar. Bakın sorun ekonomi bakanında diyenlerden ses çıkmıyor bugün! Dolar ve faiz gibi ekonomik unsurları silah misali kullanan bir düşman cephesi var.

Yaşı 35 üstü olanlar ömrünün geri kalan kısmını nispeten daha huzurlu ve konforlu bir şekilde idame ettirmek isterler bu her insanın isteyeceği normal isteklerdir. Bu yüzden de ülke ekonomisinin daha iyi olması için çaba gösterirler. Çünkü ülkemin kalkınması benim kalkınmam diye düşünürler.

Ancak bugün ülkede yapılan devasa hizmetler ve keşifler muhalefetin sulandırılmış siyasetine kurban edilmeye çalışılıyor. Yaklaşık olarak 2 senedir dünyayı kasıp kavuran pandemi dönemi önce Allah’ın sonrada Erdoğan riyasetinde ülkemiz nispeten hafif atlatmıştır. Bu krizde ayakta tutan lidere ve partiye hakkını vermek insanlık gereğidir. Hepimizin içinde olduğu bu gemiyi suyun üzerinde yürüyor görmek her bireyi mutlu edecektir.

Gün ekonomik anlamda yeniden hızlı bir şekilde toparlanıp ivme kazanma günüdür. Seçimlere bu kadar zaman varken seçim istemek en hafifinden müptezelliktir. Ki bugüne kadar girdikleri bütün seçimleri kaybetmiş yenik pehlivanlar haddini bilmek durumundadırlar.

Bu Aziz Millet asırlardır birçok zorluğu aştığı gibi bugünkü ekonomik darboğazı da en yakın zamanda aşacaktır inşallah! Buna inancımız sonsuzdur.

Milletin aç olmasını siyasete malzeme yapmak kolaydır! Ancak asıl olan bu hususta dertlenip sorunlara çözüm üretme gayreti göstermektir.

Gerçekten her dönem olduğu gibi yardıma muhtaç insanlar var ülkemizde. Bizler bizzat devletimizin ve sivil toplum kuruluşlarının yardım konusunda çalıştığına tanık oluyoruz. Bu iktidar milletini aç bırakmama konusunda çok ama çok büyük bir çaba gösteriyor.

Son yirmi yılda bu ülkede Engellisinden, Yaşlısına, Dul Kadınından, Okuyan Çocuğuna kadar maddi ve manevi imkan sağlamış bir iktidara milletin aç olmasını malzeme etmek muhalefetin sadece acizliğini göstermektedir.

Çok değil 20 sene önce bu ülkenin maliye bakanı memura yüksek enflasyon ortamında % 0 (Sıfır) zam açıkladığında iktidar sizdiniz. Bankalar hortumlanırken ve Sosyal Sigortalar Kurumu batarken yetki yine sizdeydi.

Sakın Z kuşağı gençlerini aptal yerine koymaya çalışmayın. Bu kuşak okuyup araştırıp sorguluyor. Yani ailesine ve sisteme doğrudan biat etmiyor! Ancak tartışarak da olsa doğrulara ulaşıyor.

Bu kadim millet her daim özgürlüğünü ve bağımsızlığını açlık ile kıyaslamayacak kadar asil olmuştur. Hür ve Bağımsız olmayı karın tokluğuna tercih etmiştir.

Hani bir söze bakarım birde sözü söyleyene deriz ya! Maalesef sözün sahibi de sözün içi de boş!

Bu millet bir konuda gerçekten aç. Bu millet adam gibi muhalefete ve adam gibi siyasi eleştiriye aç!

Lütfen artık sağdan soldan elinize verilen notlarla ve videolarla değil memleketin asli konularında gündem oluşturmaya gayret gösterin.

Akl-ı selim olan herkes bu muhalefetin ne denli komik olduğunu pekâlâ idrak edebiliyor.

Selâm ve dua ile..

Daha Fazla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir