Yörünge Dergisi

"Türkiye’nin Entelektüel Aklının Buluşma Noktası"

Salı, Mart 19, 2024

Kekeç’e CHP’lilerden Nezaket Gösterileri

Ahmed Kekeç kardeşimi dün herkese nasib olmayacak bir takdir ile Eyub Sultan Camii haziresine defnettik.

Vefat haberini alır almaz Mehmet Metiner kardeşim Eyub Sultan belediye başkanına söylemiş, başkan valiyi aramış vali bey de cumhurbaşkanına arz etmiş.

Sağ olsun Cumhurbaşkanımız da Kekeç’e bu cemileyi çok görmemiş.

Allah rahmetiyle muamele buyursun. Kekeç hayatında da kişiliğiyle hemen her kesimden saygı görmüş, vefatında da şanına yakışır bir mekâna defnedilmiştir.

Rabbim seyyiatını hasenata tebdil etsin.

Kekeç edebi kişiliğinin yanı sıra bir polemik ustasıydı, kılıcı keskindi. Ama kılıcının keskinliği muhataplarıyla insani ilişkilerine mani değildi.

Mesela, CHP hakkında oldukça sert eleştiriler yapardı merhum.

Ben milletvekiliyken o dönemde CHP Grup Başkanvekili olan Haluk Koç bey Kekeç’i bana sormuştu. Sonra telefonunu verdim aralarında olumlu diyaloglar geçmiş olmalı Kekeç’in babası vefat ettiğinde Haluk bey baş sağlığı için benden tekrar telefonunu almıştı.

Dün görüştüğüm Haluk bey bana başsağlığı vererek Kekeç’i rahmetle andı.

Bir diğer insani tavır da Kekeç’in en sert eleştirilerinin muhatabı olan Kemal Kılıçdaroğlu’nun çelenk göndermiş olmasıydı! Güzel bir hareket!

Kameraların çokluğu da Kekeç’e medyanın gösterdiği ilgi açısından dikkat çekiciydi.

Herkes maskeli olduğu için cenazeye gelenleri tanımak zordu.

Cumhurbaşkanı sözcüsü İbrahim Kalın, iletişim başkanı Fahreddin Altun ve Numan Kurtulmuş beyleri tanıdım. Milletvekillerinden Hasan Turan ve A. Hamdi Çamlı’yı gördüm. Akşam gazetesi yayın yönetmeni Mustafa Kartoğlu, Selahaddin Eş ve Yakup Köse’yi de tanıdım. Savcı Sayan da oradaydı.

Definden sonra Selahaddin Eş ve Hasan Turan birlikte ayrılmak üzereyken Eyüb Sultan Kaymakamı İhsan Kara beyin nazik davetine icabet ederek bir müddet sohbet ettik. Oradan da hep birlikte Bahariye Mevlevihane’sine geçtik ve Mehmet Güney beyi ziyaret ettik.

Tabii ki hepimiz Ahmed Kekeç kardeşimizin hüznünü yaşıyorduk.

Kekeç’i 40 yıldır tanırım. Son 30 yıl da aynı (Yeni Şafak ve Star) gazetelerde yazdık. Rahmetli sigarayı biraz fazla içerdi. Ben de tam tersine sigaraya karşı çok hassasım. Gitmeden arardım, gittiğimde soğukta bile pencereleri açık görürdüm. ‘Abi senin hatırına sigara içmiyorum, sen geleceksin diye odayı havalandırıyorum derdi.’

Star dijitale geçtikten sonra Akşam’da yazmaya başladı. Bir ara yazılarını görmez oldum, aradım, telefonda yine espriler yaparak tedavi gördüğünü ama iyi olduğunu tekrar yazmaya başlayacağını söyledi. Hakikaten de birkaç gün sonra yazmaya başladı ama maalesef uzun sürmedi.

Kekeç’in kendisine has bir üslubu vardı. Hele polemik yazılarının müşterisi çok fazlaydı. Polemik ve hiciv ustası Engin Ardıç bile ona hayranlığını gizlemedi. Aslında herkes onun ne yazdığını merak ederdi. Kimilerini küplere bindirir kimilerinin de gazını alırdı.

Yeni parti kuranlar hakkında isim vererek sert eleştiriler yaptığında, ‘İsim verme, fikri ya da olayı eleştir ki herkes ders alsın ayrıca isim verdiğin şahıslar rencide olmasın.’ dediğimde, ‘Abi ya sen çok iyi niyetlisin.’ derdi. Bir müddet isimsiz eleştiriler yazdı. Ama sonunda dayanamadı açık açık herkesi isimleriyle iğnelemeye başladı.

Buna rağmen Kılıçdaroğlu bile çelenk gönderirken başka bir partide siyaset yapan bir arkadaşımızın, ‘”Yollarımızı ayırdığımız eski arkadaşların vefatını duyunca, rahmet diliyoruz ama sormadan da edemiyoruz. Bunca haksızlığa, ölüme, adam kayırmacılığa tek bir itiraz yükseltmemeye değdi mi arkadaş? Belki biraz menfaatlendin ama, bırakıp gittin. Adil olarak anılmaktan büyük servet yok” paylaşımı üzücüydü!

Hülasa, Ahmed Kekeç’i uğurladık.

Büyük kayıp.

Edebiyat dünyasının büyük kaybı.

Medyanın büyük kaybı.

Türkiye’nin büyük kaybı.

Yeri dolacak gibi değil.

Ailesinin başı sağ olsun. Türkiye’nin başı sağ olsun.

Mevla rahmetiyle muamele buyursun.

Evet, nihayetinde hepimizin varıp dayanacağı kapı, sığınacağı yapı iki metrekarelik bir kabirden ibaret.

Temiz bir kalb ve salih amellerin dışında paranın, pulun, malın, mülkün, mevkiin ve evlatların fayda etmediği bir âleme göç edeceğiz.

Hepimiz Allah’a aidiz ve ona döneceğiz.

Rabbim hepimize hayırlı akıbetler nasib eylesin.

Daha Fazla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir