Yörünge Dergisi

"Türkiye’nin Entelektüel Aklının Buluşma Noktası"

Cuma, Mart 29, 2024

Covid-20… Loading…

Selamı kelama bağlayıp toplumun hatta iletişim ve bilişim ağlarının en çok kullandığı kelime üzerine düşünelim istiyorum… Daha cümlem bitmeden bu kelimenin  “Covid-19” ya da “Corona” olduğunu tahmin edenler oldu. Evet, tahmin doğru ve bu tahminin doğru olması da ben de “Nasıl bildiler” şaşkınlık ifadesi oluşturmadı.

Ben farklı bir kelimeyi kullanarak düşünmeye devam edeceğim… Covid-20

Covid-20…

Covid-19 , Covid-20’ye  göre  daha az zararlıdır.Covid-19 kişilerin ve toplumun beden sağlığına göz dikmişken ; Covid-20 hem zihin hem ruh hatta  hem de kişilerin  ve toplumların  namusuna  göz dikmiştir.

Hiç düşündünüz mü yayılma hızı ve ölüm oranı en az olan bu virüs salgını nasıl oldu da dünyanın ekonomisinden, siyasetine hatta dinine kadar söz sahibi oldu? Ve bilim ultra-sonik ilerlemişken bu küresel salgına karşı sadece maske-mesafe ve hijyen önleminden başka bir önlem konusunda uzlaşabilmiş olmadıkları bir yana başka bir önlem bulamamaları size masumca geliyor mu?

Gerçekten İspanyol Gribi olarak bilinen ve sapa sağlam insanları birkaç saat ya da gün içinde öldüren bir virüs ile dünyanın bir numaralı gündemi olan New Age Corona salgını aynı mı? Ölüm oranı %2 bile değilken ve aslında bu salgının ölüm semptomları konusunda bilim insanları bile anlaşamamışken okulların hatta ibadet hanelerin bile kapatılmasını zorunlu kılan neydi?

Covid-20 İçin Haydi Eller Duaya

Ben şahsen bir sosyolog olarak bu virüsün hem dinine sıkı sıkıya bağlı hem de ilim aşkı ile yanan bir virüs olduğuna inanıyorum… Nereden çıkardım? Düşünsenize eğlence mekânları alış-veriş mekânları hatta virüslerin ve bakterilerin cirit attığı mekânlara denetimler neredeyse yok… Zaten ben bu canlıları ister zararlı ister yararlı olsun bir hikmet üzere var olan Allah’ın askerleri olarak görüyorum… Allah’ın askerleri ile savaş olur mu olmaz… Buradan da kimse şu anlamı çıkarmasın “Kimse önlem almasın!”. Hoş önlem alınsa da benim tartışmaya açık olmayan şu cümlem bu konuda ne düşündüğümü açık ve net ortaya koyacaktır… Tedbir takdiri değiştirmez… Takdir değişse değişse dua ile değişir… Haydi, eller duaya… Kimsede bilim dururken duaya insanları davet etmek yobazlıktır diyemez… Bilim adına ne var ki?

Şimdi Covid-20 hakkında biraz daha derin düşünelim…

Covid-19 ekranlarda ve sayfalarda konuşulduğunda ilk konuşulması gereken Loeffler Enstitüsü hiç konuşulmadı. Oysa Baltık Denizi’ndeki Riems Adası üzerinde kurulu bu “Forbidden Zone” olan hatta özel izin ile bile girilemeyen klinikler olan bu enstitü hakkında kimse konuşmadı.

Küresel olarak gündem olmuş ve hatta olacak tüm virüslerin merkez üssü burasıdır. Neden Çin Wuhan konuşuldu da Riems Adası hiç konuşulmadı? Nasıl oluyor da New Age Corona virüsünden binlerce kat daha zararlı yayılım ve ölüm hızı çok yüksek olan virüsler ile oradaki uzmanlar kuzu ciğer sarma birlikte yaşayıp gidiyor…

Corona virüs ailesinin soy kütüğüne kayıtlı olduğu söylenen SARS-COV-2 gerçekten var mı? Bu virüsün patolojik anatomisi ve onaylanmış verileri var mı? Bu virüsün diğer virüslerden ayırıcı olan zararları tespit edilip onaylanmış mıdır? Yoksa bir hipotez ve varsayım üzerine mi küresel teyakkuz ilan edildi? Bunlar virologların cevaplayabileceği sorular olduğu için biz sadece sormuş olalım…

Covid-20 bir virüs salgını değildir. Covid-19 ile uzaktan yakından kelime benzerliği dışında bir benzerliği yoktur. Covid-19 tecrübesi dünyanın politik, kültürel ve ekonomisini dizayn etmek için gece gündüz kafa yoranların kafasında bir ışık yaktı. Ve biz bunu daha önce niye düşünemedik dediler…

Küresel güçleri temsil eden 70 yaşın üzerinde politika ya da ekonomiyi yöneten kaç kişi Covid-19 sebebi ile sağlığını ya da canını kaybetti…

Neden Covid-19 sonrası zengin olanlar daha zengin oldu…

Küresel olarak yaşanılanlar bir karantina sosyal gerçeği değildi. Bir karantina varsa yani herkes olduğu yerden çıkmayacak. Ve kimse de yeni bir yere girmeyecek olursa bir karantinadan bahsedile bilinir. Örnek, öğrenci ve öğretmen bazı kamusal alanlara girip çıkması serbest olacak ama okula girmeleri yasak olacak. Covid-20 yoksa okulları mesken tuttu da eğlence mekânlarını unuttu mu (!)?

Covid-19 olunca insanlar “hasta oldum iyiyim evde dinleniyorum” mesajı paylaşacak kadar sağlı değillerdi. Lakin viral şekilde Covid-20 olan herkes bazen de emojiler eşliğinde “Testim pozitif çıktı ailecek dinleniyoruz” şekilde sosyal medya paylaşımları yapar oldular…

Sosyolojik olarak Covid-20 testinin (+) çıkması bir toplumsal prestij göstergesi haline geldi.

Covid-20 birilerinin rejim değişikliği iştahını da kabarttı. Sağlıklı bir zihin şu cümleyi kurması gerekirken… Covid-19 için devlet bizden beş kuruş para almadı bizde değil dünyada bir ekonomik gerileme var buna da şükür demesi gerekenler… Bir yerden düğmeye basılmışçasına “Hükümet istifa” şeklinde kimi köşelerinden kimi de programlarından bu ifadeyi kendi hayallerine nakarat yaptılar.

Covid-20 ile birlikte bir kavram gündemimize girdi “Zoom” kısacası yaklaşmak… Sadece profesyonellerin iş görüşmeleri için eş zamanlı görüşme ve toplantı alt yapısı dünyanın eğitim öğretimin olmazsa olmaz alt yapısı olarak pazarlandı.

Özgür dünyada kişisel verilerin güvenceye alındığı dünyada hiçbir şekilde güvence teminatı vermeyen programlarla bilgiler lojistiğine başlandı. Birileri yine mi komplo teoriler diyebilir… Diye dursunlar…

Covid-19 başlarken temel ihtiyaç ürünlerinin değil de lüks tüketim ürünlerinin mantıkla açıklamayacak şekilde artması bir rastlantı mıdır?

Covid-20 ve kadın pozitif ayrımcılığı… Covid olan ailelerde kadınların aile içi şiddet göreceğini bilimsel bir sosyal gerçek olarak kabul ettikleri için daha ilk günden hibe kararları alınmıştı.

Covid-20 tüm dinlerin ritüellerini alt üst etti… Aslında Covid-20 ile kişiler önce aileye karşı ötekileştirilecek ve akabinde de inançlarına karşı yabancılaştırılacaktı. Buyurun size bir komplo teori diyeceğiniz bir cümle daha… Birileri gerçek niyetlerini ve planlarını daha rahat hareket edebilmek adına “Komplo” etiketiyle kendileri damgalar.

Neden özellikle Johns Hopkins Üniversitesi Covid-20 kompetanı oldu? Neden özellikle ne basılı ne de görsel medyada Loeffler Enstitüsü ismi hiç kullanılmadı. Bu ismin kullanılmasından J.Hopkins ve Fox neden rahatsız olur? Covid-20 deyince neden ilk akla gelen medya Fox olmuştur?

Covid-20 hakkında farklı görüşler öne süren ve bunları dillendiren uzmanlar neden susturuldu ve itibar suikastına maruz bırakıldı?

Selamı kelama bağlarken Rabbim nefsimizi, ehlimizi, sevdiklerimizi ve ümmeti Covid-20 yalanından korusun… Önceden maske ile dolaşanlar masum değildi artık maske takmayanlar masum değil…

yazar@ercanharmanci.com

Daha Fazla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir