“İnna Lillahi ve İnna İleyhi Raciun”
İnanan her Müslüman’ın eyvallah dediği bu ayeti kerimede olduğu üzere dönüşün muhakkak Alemlerin Rabbine olduğuna İman etmişizdir. Pazar akşamı Ankara’nın orta yerinde sadece Ezanı Muhammediye’ye saygı beklediği için hunharca katledilen Barış ÇAKAN kardeşimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Mekanı Cennet, Makamı Ali olsun inşallah.
Söze nereden nasıl başlamak lazım bilmiyorum! Ancak tek bildiğim bu ülkenin daimi düşmanlarının pusuda bekleyip memleketi karıştırıp huzur ortamını bozma peşinde olduklarıdır. Bunu anlamak istemeyenleri ise Yüce Allah’a havale ediyorum. Tek gayesi ihanet olanların iflah olmayacağını pekala biliyoruz.
Ya Rabbi bu memleket üzerinde hain planları olanları kahrı perişan eyle. Fitne ve nifak dolu tuzaklarını başlarına geçir. Memleketin huzur ve sükunet ortamından rahatsız olanları kendi kin ve öfkelerinde boğulmasını sağla!
Barış ÇAKAN henüz 20 yaşında genç bir kardeşimiz. Her genç gibi hayata dair güzel hayalleri vardı muhakkak. Yüreği bir sevdaya kapılacak ailesi ile gidip “Allah’ın Emri Peygamberin Kavliyle” helali olmasını dileyecekti. Türküler ve halaylar ile yapılan düğünün ardından mutlu ve mesut bir hayatı olacaktı!
Ancak olmadı, dahası olmasına müsaade etmediler. Barış’a yaşamayı çok gördü hainler. Ankara’da akşam ezanı vakti hem de sadece ezana saygı duymasını bekledikleri Vandalların bıçak darbeleri ile Hakka yürüdü BARIŞ. Henüz 20 yaşında bir fidan hayalleri ve ümitleriyle kara toprağa verildi. Bu toprakların makus kaderi de diyebiliriz.
Polise taş atıp Molotof atanları “Ekmek Almaya Giden Masum Çocuk” olarak kamuoyuna pazarlayan sözde yazar çizer takımı nerede? Açlık grevlerinde intihar eden terör yandaşlarını sanatçı müzisyen olarak savunan ihanet avukatları neredeler? Yoksa ölen masum bir genç olduğu için mi susuyorsunuz ve savunmuyorsunuz?
Kahpelik kol gezerken güzel ülkemde, güzel insanlar için yaşamak kolay olmayacak. Ve bu mücadele kıyamete dek sürecek. Barış kardeşimizin önce Kürtçe şarkı dinlediği için öldürüldüğü haberini servis eden hainler kara propaganda için harekete geçtiler. Dedim ya güzel ülkemde Kahpeler sınır tanımadan saldırma cüreti içindeydiler.
Benzer her olayı fıtne oluşturmak için fırsata çevirme gayreti içinde olanlar yine kendi tuzaklarına düşmüşlerdi. Barış’ın Ezan için katledildiği ortaya çıkınca hemen sessizliğe büründüler. Çünkü ölen gerçekten masum bir gençti. Ve olay iddia edildiği gibi değildi.
Yalancının mumu misali hakikat ortaya çıktı. Barış’ın arkadaşının Ezan okunurken sesli müzik dinleyen bir grubu uyarması ile başlayan tartışma ortamında şehir eşkıyalarının arasında kalmış ve vahşice katledilmişti. Tıpkı Kurban eti dağıtan Yasin BÖRÜ gibi. Diyarbakır’da sırtından vurulan polisimiz Atakan ARSLAN gibi.
Dağdaki teröristleri yere izmarit atmıyorlar diye nerdeyse barış elçisi gibi göstermeye çalışan sözde basın kuruluşları ve onların satılık kalemleri neredeler? Polise askere ateş edenleri özgürlük savaşçısı olarak bu millete yutturmaya çalışanların neden sesi çıkmıyor! Mazlumları savunan sözde sivil toplum örgütleri. Barış ÇAKAN’ın şehadetini neden duymazsınız?
İnancımız bizlere Sırat-ı Müstakimden ayrılmamayı emreder. Bizler bu yüzden son nefesimize kadar Hakkı ve Hakikati savunmaya devam edeceğiz. Bu ülkede ne Barışlar ne Erenler ne de Yasinler bitmeyecek biliyorsunuz! Onlar Peygamber efendimize komşu oldular inşallah!
Allah muhakkak Kerimdir. Bu vesileyle Şehitleri için Cenneti vardır. Rahmandır ve Rahimdir. Müminlere Merhamet sahibidir. Ancak biliyoruz ki merhamet etmeyenler için Cehennem Azabı vardır. Ve merhamet yoksunları için iyi ki Cehennem var!
Selam ve dua ile…
Şehit Barış Çakan
