Yörünge Dergisi

"Türkiye’nin Entelektüel Aklının Buluşma Noktası"

Salı, Nisan 16, 2024

En büyük kavga ‘gençlik’ üzerine

Günlük siyasal çekişmeleri bir tarafa bırakacak olursak; bugün aslında en büyük kavga gençleri kimin etkileyeceği üzerine yapılıyor. Mevcut seçmen sayısına 2023’te 5 milyon daha yeni seçmen eklenecek. Tüm seçmenler içinde yüzde 25 gibi bir orana karşılık gelen gençlik, aslında belirleyici bir öneme sahip.

Ser verip sır verilmese de 2023 seçim hesapları aslında gençlik üzerine yapılıyor. Gençlik, daha şimdiden kuşatma altına alınmış durumda. Abdülhamid’in devrilme hikayesini hatırlayalım; Batıcı fikirlerle kuşattıkları, etki altına aldıkları gençleri, kendi devletini, yani Osmanlı’yı yıkmak için harekete geçirmişlerdi.

Bugün de gençlik, yine yüz yıl önce olduğu gibi Batılı yaşam tarzı ve değerlerin etkisi altında kuşatma altına alınmış durumda. Gençleri abartılı bir şekilde, yere göğe sığdıramayan, öven kesimlerin amacı aslında bu kitleyi yine devlete karşı kullanmak. “Şöyle zeki”, “böyle zeki” dedikleri gençlerden beklentileri ise çok farklı. Abdülhamid Han, Osmanlı’nın dağılmasını ve yağmalanmasını engelleyen bir liderdi. Kara propaganda makinesi o kadar çok çalıştı ki, gençler, Batı’nın Osmanlı’yı yağmalama niyetlerini uzun süre göremedi, Abdülhamid’i ise “zorba” ve “Kızılsultan” olarak bildiler. Abdülhamid’in ardından önce Balkanlar, sonra bütün Osmanlı gitti. Böyleyken bile hâlâ nasıl bir gafletin içine düştüklerini fark edemediler.

Batı sistemi, gençliği yine etkilemeyi başarırsa yüz yıl önceki gibi, bu kez de dirilen, ayağa kalkan yeni Türkiye’yi durduracak ve birkaç parçaya daha bölerek büyük bir darbe indirme zevkini tadacak.

Bunun için çoktan harekete geçmiş durumdalar. Dört bir yandan gençliği etkilemeye çalışıyorlar. Gençliğin olduğu bütün mecralara giriyorlar, amaçları gençliği Erdoğan’a karşı kışkırtmak. İktidar partisi bunun ne kadar farkında ve tedbirlerini almaya çalışıyor, bilinmez; ama ‘bilmek’, ‘farkında olmak’ bile tek başına zaten yeterli değil.

Muhalefet, gençlere yalandan da olsa bir “demokrasi” ideali sunuyor. İmamoğlu ve İstanbul seçimleri buna iyi örnek. İmamoğlu Batılı değerlerin etkisi altındaki gençliğin bütün yüzeyselliğini yansıtıyor. Tutarlılık desen yok, derinlik desen yok, dürüstlük samimiyet desen yok, ahlak, edep, vicdan desen hiç yok; ikiyüzlü, riyakar, gizli ajanda sahibi, Batılı devletlerin etkisi altında bir tipoloji var karşımızda.

Ak Parti’nin gençleri kazanmak için yapması gereken çok şey var. Ama ilk olarak 15 Temmuz’a bakması gerekiyor. Türkiye’de gençlik, 15 Temmuz’da yeniden doğdu. Çığırından çıkarılan, yozlaşmış, terör örgütlerinin kullanımına elverişli, kendi devletine ve milletine karşı şartlandırılan gençliğe karşı devletinin ve milletinin yanında destan yazan 15 Temmuz gençliği var. Ya bu ruha yer açılacak ve yeni devlet bu ruh üzerinde yükselecek ya da Batı’nın bir kez daha galip gelmesi ve her şeyi mahvetmesi izlenecek.

Kurtuluş Tayiz/Akşam

Daha Fazla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir