Batılı devletlerin Türkiye’yi sömürgeleştirme hatta Türkleri kendi ülkelerinde “mülteci” konumunda görme isteklerini gerçekleştirme çabaları, aslında yerel seçimler üzerinden Türk seçmeninin özgür düşünce ve iradesini “naylon” tutanaklarla kolonize etme fiyaskosuna dönüşmektedir.
Yusuf Kaplan’ın da belirttiği üzere ‘gerçek özgürlük, Batıcı zihniyeti aşmaktır.’ Bu özgürlük anlayışına sahip, inandığı değerleri eylemekten korkmayanlar sayesindedir ki Batılı devletlerin ve onların ülkemiz sınırları içerisindeki Batıcı işbirlikçilerinin (Fetöcülerin!), Amerika’nın çarpık militarize demokrasi anlayışını körü körüne sorgulamaksızın benimsetmeye çalıştığı yerel seçimlerde ülkemizin geleceğine yönelik ne denli büyük bir tehlike oluşturduğunu gözler önüne sermektedir.
Türkiye’de en büyük tehlike, Batılı devletlerin kültürel hegemonyasının özellikle ülkemiz gençlerinin zihinlerine sızmasıdır. Hepimizin sorgulamak zorunda olduğu en temel gerçeklik, bazı insanlarımızda kendisine ve toplumuna yabancılaşmış bir zihniyetin pekiştirilmesine etki eden bu hegemonyacı düşünme biçimidir.
Makalenin tamamını okumak için tıklayınız.
Prof. Dr. E. Lâle DEMİRTÜRK
Bilkent Üniversitesi
Amerikan Kültürü ve Edebiyatı Bölümü
Öğretim Üyesi