Yörünge Dergisi

"Türkiye’nin Entelektüel Aklının Buluşma Noktası"

Cuma, Nisan 19, 2024

Asıl Tehdit; İslamofobia Değil İslamohobia

İç İnsanlık Düşmanı- Dış İnsanlık Düşmanı yoktur.

İç’tekiler ile Dış’takiler aynıdır. Hem İç İnsanlık Düşman’ına, hem de Dış İnsanlık Düşman’ına karşı; tevhid, adalet, eminlik, güvenlik, güvenirlik, gayret,  strateji, özgürlük ile mücadele edilmelidir, savaşılmalıdır, geriletilmelidir, etkisizleştirilmelidir.

***

Hz. Muhammed’in hayatını eksiksiz şekilde tanımak için yegane kitap: Kur’an-ı Kerim.

Kur’an-ı Kerim; baştan sona peygamberin mücadelesinin özetidir.

Peygamberin hayatını Kur’an’dan değil, temelde rüyalardan, menkıbelerden, senetsiz rivayetlerden öğrenenler Hakikat Peygamberini tanıyamazlar.

***

Yeni Bir Din Dili…

İnsan aklı artık görsellik merkezli olarak inşa ediliyor. Konuşma dilinden din diline kadar her alanda bu dil hâkim olacaktır. Sinema- Resim- Fotoğraf- Dizi Film- Televizyon- İnternet- Reklamlar- Cep Telefonları- Animasyonlar- Klipler… Bu alanı kim doldurursa kitleleri o yönlendirecektir. Müslüman akıl- kalp medeniyeti Hakikat dilini görsellikle ifadesini ortaya koymalıdır. Aksi takdirde sürekli tüketmekten ve piyasanın nesnesi olmaktan öteye gidemeyecektir.

***

Güç Kaynağı…

Başkası tarafından kahramanlaştırılan- beslenen- güçlendirilen kişiler- kurumlar, yine başkaları tarafından aynı şekilde alaşağı edilirler… O zaman dönüp tekrar tekrar bakmak gerekiyor. Güç aldığım kaynak nedir? Mustazaflar mı? Mahrumlar mı? Ezilenler mi? Halk mı? Basiret ve ferasetimiz mi? Adaletli bilginler mi? Allah mı? Yoksa gücümüzün kaynağı; Oligarşiler mi? Güçlüler mi? Zalimler mi? Sermayedarlar mı? Tapınak din adamları mı? Şeytan mı? Sahip olmaktan her daim övündüğümüz güçlerin kaynağına bakalım… Ne kadar güçlü olduğunuzu o zaman anlarsınız…

***

İslam; Tez, Anti Tez ve Sentez’dir.

İslam Tez’dir. Her daim yeni kalan, yenilenen, merkez, ilk olan ve daimi olandır.

İslam Anti Tez’dir. Şirkin, zulmün, fitnenin, kaosun, hilenin, köleliğin Anti Tez’dir.

İslam Sentez’dir. İnsana ait olan ve ruhuna- aklına- kalbine uygun olan herşeyi alır ve sahiplenerek korur- devam ettirir.

***

En Büyük Tehdit; İslamofobia değil İslamohobia…

İslam’ı- Müslümanları tehdit eden şey; İslamofobia değil İslamohobi’dir.

İslamohobia; İslam’ı hayatın içinde dolgu malzemesi olarak kullanmaktır.

İslamohobia; İslamı eğlenceli bir hobi unsuru olarak kullanmaktır.

İslamohobia; İslam’ı çıkarlarına uygun şekilde kullanmaya çalışmaktır.

İslamohobia; İslam’ı gelenekten gelen değerli bir aksesuar olarak yaşam müzesine koymaktır.

İslamohobia; İslam’ı vicdanı rahatlatma aracı olarak kullanmaktır.

***

Kardeş Kavgası…

Bu toprakların değişmeyen kaderi; Habil- Kabil’den bu yana Kardeş Kavgaları… Tarih boyunca iktidarı- mülkü yönetmek- sahip olmak için kardeş kavgaları yaşandı. Bu toprakların kültürü de bu kavgalara çok müsait haldedir. Devlet denilen ilahı ele geçirmek için kardeşlerin fetvalarla boğdurulduğu bir gelenekten gelmekteyiz. Devlet içinde güç elde edenin bu hegemonyaya dönüştürmek için fırsat kolladığı bir geçmişiz var. Daha dün Adnan Menderes’i asanların bugün ellerinde idam ipi geçirilecek boğaz aradığı zamanlardayız.

Kardeş Kavgası dün vardı, bugün var, yarın da olacak… Ama mesele Allah’tan, Adalet’ten, Habil’den, Hüseyin’den yana olmak meselesi…

***

Kutsal Zamanlar…

Günün beş vakti üzerinden tüm günler…
Gecelerin içinden Kadir gecesi üzerinden tüm geceler…
Haftanın günlerinden olan Cuma üzerinden tüm haftalar…
Yılın aylarından olan Ramazan üzerinden tüm aylar…
Yılın bayram günleri üzerinden bayrama dönüşen günler…
Ömürde en az bir defa Hac günleri üzerinden tüm ömür…
kutsanmıştır, değerli kılınmıştır. Kutsallık o an- gece- gün- ay üzerinden hayatın her anını dönüştürme teklifidir.

***

Hesap soracak!

Bedenin… Ailen… Akıllı telefonun… Arkadaşların… Davan… Evin… Araban… Mazlumlar… Yollar… Elbiselerin… Yediklerin… Ağaçlar… Liderler… Ömrün… Kitapların… Düşüncelerin… Mahallen… Öğretmenlerin… Şehrin… Ülken… Bildiklerin…

Ve Allah…

Hesap soracak!

***

Cenneti ve Cehennemi bu dünyada yaşamak…

Bu dünyada bir tek İnsanlar birbirine Cennetler ve Cehennemler var etmeye çalışıyorlar.

Ev- sokak- okul- cadde- şehir- ülke- kıta- bölge… Anne- baba- bakan- başbakan- müdür- patron- lider- şeyh- arkadaş- kardeş… Zaman ve Mekân içinde birbirimizin; ya cennetiyiz…
ya cehennemiyiz… Siz ne oluyorsunuz? Cennet mi? Cehennem mi?

***

İlk Kaynak…

Kaynağımız Kur’an ve Sünnet’ten lafzından ilk kaynağımız; akıl-kalp- nefis-ruh-vicdan bütünlüğünde fıtrat demek daha doğru olur. “Hani Rabbin (ezelde) Âdemoğullarının sulplerinden zürriyetlerini almış, onları kendilerine karşı şahit tutarak, “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” demişti. Onlar da, “Evet, şahit olduk (ki Rabbimizsin)” demişlerdi. Böyle yapmamız kıyamet günü, “Biz bundan habersizdik” dememeniz içindir.” (Araf-172)

“Sonra onu şekillendirip ona ruhundan üfledi. Sizin için işitme, görme ve idrak duygularını yarattı. Ne kadar az şükrediyorsunuz!” (Secde-9) Allah, insana verdiği ruh ve aldığı söz ile tevhidi fıtrat üzerine yaratmıştır. İnsanın arayışı da bunları karşılamaktır. Kur’an, Hadis, Bilgi, Âlem, Tecrübe ile bu tevhidi duruşu- aklı- pratiği kurmaya çalışır.

***

İmanınızı yenileyin… Bilgilerinizi yenileyin… Düşüncelerinizi yenileyin… Amellerinizi yenileyin… Okuduklarınızı yenileyin… Arkadaşlarınızı yenileyin… Liderlerinizi yenileyin… Kurumlarınızı yenileyin… Niyetlerinizi yenileyin… Çalışmalarınızı yenileyin… Algılarınızı yenileyin… Hayır dediklerinizi yenileyin… Evet dediklerinizi yenileyin… Yani; “Ey İman edenler İman edin”(Nisa- 136)

***

Modern zamanlarda bütün dinlerin dindarları azaldı.
Kapitalizm karşısında hepsi geri çekildi.
İnsanlığın acıları yeni dirilişi zorunlu kılıyor.
Din asli ruhuyla büyük bir devrime hazırlanıyor.

Rüstem Budak

Daha Fazla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir