Vallahi abartmıyorum. Hayır, propaganda da yapmıyorum.
Kastettiklerim bütün CHP’liler de değil, İstanbul’un Çekmeköy ilçesi sakinleri…
Hayata küsüp intihar etmeyi düşünen Çekmeköylüler, hadi gene iyisiniz. Size büyük bir hizmet geliyor. Kiralık katil tutsalardı bu kadar etkili olamazdı.
Çekmeköy İstanbul’un en hızlı gelişen ilçelerinden belki de birincisi. Eskiden Ümraniye’nin dağ başında bir köyüydü. Adını duymuşluğumuz vardı ama yerini bilmezdik çünkü yolu da yoktu.
Şimdi hayvanat bahçesi bile var, metrosu da var. Özyeğin Üniversitesi orada, İstinye Üniversitesi orada. Bu durumda bir Çekmeköylü niçin ölmek istesin?
Bilmem, CHP’nin Çekmeköy adayı Seyfettin Yıldırım’a sormalı…
Hayata küsen Çekmeköylü vatandaşlara CHP adayı büyük bir hizmet götürecek.
Çünkü seçim vaatlerine “level” atlattı.
Diyor ki: “Vatandaşın kullanmadığı TARİHİ GEÇMİŞ ilaçları toplayacağız, ihtiyaç sahibi insanlarımıza ücretsiz vermiş olacağız!”
Kader olarak… Seyfettin tarafından ölmüş olacaklar… İki eşini de öldüren Sefer Amca gibi…
CHP eliyle zahmetsiz, sessiz ölüm, sevgili arsız ölüm…
Yut hapını git.
Böylece “Tayyip Erdoğan’ın yönettiği ülkede yaşanmaz” diyenlerin de Almanya’ya kaçmalarına, Portekiz’e yerleşmelerine gerek kalmıyor. Yut hapı Erdoğan’dan kurtul.
Trafik sorununa, gürültüye, hava kirliliğine kesin çözüm.
Soğan fiyatları da artık umurunda olmayacak, dolar çıktı mı indi mi sıkıntısı da yaşamayacaksın.
Belediyenin ilgi ve sorumluluk alanına girmediği halde, CHP adayı Seyfettin Yıldırım size dev bir kıyak yaparak “nüfus planlaması” sorununu da çözüyor.
Hiç öyle “şunu yapacağım, bunu yapacağım” iddialarına girmemiş, lafı uzatmadan meseleye kesin ve radikal bir çözüm getirmiş.
Çekmeköylü vatandaş, ver oyunu Seyfettin’e, kestirmeden yedi ceddine, ölmüşlerine kavuş.
O günden bugüne hiçbir şey değişmemiş.
Tarihi geçmiş ilaçları “vatandaş” kullanmıyor (vay utanmaz burjuvalar), “halka” dağıtacaklar.
Ver oyunu, öyle ikide bir seçim sandığına gitme derdinden de kurtul, bir daha Seyfettin gibileriyle muhatap olma.
Kılıçdaroğlu’ndan da kurtulmuş olacaksın ki bence en güzel yanı bu.
Engin Adıç/Sabah
