Yörünge Dergisi

"Türkiye’nin Entelektüel Aklının Buluşma Noktası"

Cuma, Nisan 19, 2024

Huawei Küresel Bir Casusluk Şirketi Mi?

Geçtiğimiz günlerde Çin’in teknoloji devi Huawei şirketinin yöneticisi Kanada’da tutuklandı. Gerekçe ise ABD’nin İran’a yönelik ambargosunu delmek. Çin, derhal Kanada’ya nota vererek, Huawei yöneticisinin serbest bırakılmasını istedi. Aksi halde sonuçlarının ağır olacağının altı çizildi. Kanada başbakanı ise Kanada’nın bir hukuk devleti olduğunu, kararı yargının vereceğini söyledi.
Huawei şirketi, (Huawei, Çince’de muhteşem başarı anlamına geliyor) 1987’de Çin ordusunda mühendis olarak çalışırken görevinden ayrılan Ren Zhengfei tarafından kuruldu. Kısa bir süre sonra şirket kendi çalışanlarının ortak edildiği bir yapıya dönüştürüldü. Halihazırda 180 bin çalışanı bulunan ve 170 ülkede yatırım yapan bir uluslararası şirket durumunda. Yatırımları ağırlıklı olarak iletişim altyapısı ve siber güvenlik üzerine yoğunlaşmıştır. Ayrıca an itibariyle Samsung’dan sonra dünyanın ikinci büyük akıllı telefon satıcısı haline gelmiştir.
Bugün, kağıt üzerinde Huawei, Ren Zhengfei ve on binlerce çalışanına ait olarak görülmektedir. Gerçekte ise şirketin sahibi kimin olduğu konusunda tartışmalar ve iddialar var. ABD, Huawei’nin Çin devleti ile bağlantısı olduğuna inanmakta. 2012 yılında Amerikan Temsilciler Meclisi istihbarat komitesi Huawei ile ilgili hazırladığı raporda şirketin Amerikan ulusal güvenliği için bir tehdit oluşturduğunun altını çiziyordu. Aslında Huawei çok öncelerden ABD’nin dikkatini çekmişti. Bush döneminde (2000-20008) CIA’in yakın izlemesindeydi.
Amerikan istihbarat raporlarına göre özellikle 5g teknolojisi üzerinden Çin, çok hızlı kablosuz şebekeler üzerinden dünyaya hükmetmeyi planlıyor. ABD’ye göre Huawei cihazları ulusal güvenlik riskleri barındırıyor. Bu nedenle, Amerikalıların Huawei telefonlarını kullanmaması gerektiğini tavsiye ediliyor. Amerikan hükümet kuruluşluları da Huawei ekipmanı almaları yasaklanmış durumda. Güvenlik endişeleri nedeniyle İngiltere, Yeni Zelanda ve Avustralya da özellikle 5g teknolojisi bağlamında Huawei ekipmanlarının alımını yasaklamıştır. Huawei bu ülkelerde 5g’nin dışında tutulmuştur.
Huawei, Türkiye’de 2002’den beri faaliyette. Türkiye’nin internet altyapısını büyük ölçüde Huwei yaptı. Türkiye’de 3g ve 4.5 g teknolojilerini de Huawei kurdu. Özetle, Huawei ,Türkiye’nin iletişim altyapısında tek söz sahibi .
Şu anki temel iddia Huawei’in birçok ülkede kurduğu iletişim altyapısını bilgi toplamak amacıyla kullandığı ve bu bilgileri Çin’e aktarıldığı yönünde. Çin, Huawei üzerinden birçok ülkenin iletişim altyapısını ve veri akışını gözetliyor ve telefonları dinliyor. Huawei, Türkiye piyasasına girdiğinde de bu endişeler çok cılız da olsa gündeme getirilmişti. Bu söylentiler ışığı altında Huawei’nin Türkiye’nin ulusal güvenliğine bir tehdit oluşturup oluşturmadığı konusunda ise kamuoyunda bir bilgi ve tartışma şu an için yok gibi gözüküyor, ama kapalı kapılar ardında neler tartışılıyor bilinmiyor.
Sonuç olarak, Huawei meselesi bir ticari savaşın uzantısından öte küresel bir istihbarat ve casusluk meselesi olarak ortaya çıkıyor. Hele de bugün Kuşak ve Yol politikasının önemli bir teknolojik bileşimi olan Huwei, sahip olduğu teknoloji ile Yeni İpek Yolu coğrafyasının da iletişim altyapısını oluşturacak. Bu bağlamda, Kuşak ve Yol ülkelerinin iletişim altyapılarını birbirine bağlayarak Pekin üzerinden kontrol edilmesini sağlayacak. Ayrıca Huawei’in veya paravan ve taşeron şirketler üzerinden İran ve Kuzey Kore gibi ülkelere teknoloji aktardığı iddia ediliyor. Özetlemek gerekirse tüm bu iddialar daha fazla gündeme gelecek gibi; ancak bu iddialar Çinli firmanın uluslararası itibarını zedelemeye yönelik bir algı operasyonu da olabilir. Dikkatle takip etmek gerekiyor…

BARIŞ ADIBELLI

Daha Fazla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir