Yörünge Dergisi

"Türkiye’nin Entelektüel Aklının Buluşma Noktası"

Perşembe, Nisan 18, 2024

Sarkozy Libya’yı ve Kaddafi’yi neden vurmuştu?

BM, Libya hava sahasını ‘Libya uçaklarına saldırı dahil’ her türlü uçuşa yasak bölge ilan etmiş;

Libya Devlet Başkanı Muammer Kaddafi“Ateşkese uydum, Türkiye, Malta ve Yunanistan heyet göndersin, denetlesin” demiş;

Paris’te ‘olası bir uluslararası müdahaleyi’ görüşmek için toplanan Batılı liderler henüz müdahale kararı almamıştı.

Fransa, yerel saatle 19:49’da Libya’ya ilk bombayı attı.

Ordu Sözcüsü Laurent Teisseire“20 uçağın operasyona katıldığını, bir askeri aracı vurduklarını” açıkladı.

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy“Uçaklarımız Kaddafi’ye bağlı birliklerin saldırısını önlüyor” dedi.

Ajanslar “Kaddafi ordusunun Bingazi’yi havadan bombaladığı, bir uçağın düşürüldüğü”nü duyurdu.

Ancak ‘uçağın isyancılara ait olduğu’ ortaya çıktı!

Kaddafi, Sarkozy’yi “Verdiği paraları açıklamakla” tehdit etti.

İşe yaramadı…

Sonuç, Kaddafi’nin linç edilerek öldürülmesine kadar uzandı.

***

Kaddafi’nin en yakın ‘adamı’ Sarkozy’di.

Seçim kampanyasına para sağladığı 2007’de ünlü ‘Bedevi çadırı’nı Paris’te Elysee Sarayı’nın yanındaki bahçede kurmuştu.

***

Sarkozy, 2012 seçimini kaybetti.

Kaddafi’nin paraları dosyası açıldı; suçlamalar, belgeler medyada yer almaya başladı.

2013’te resmi soruşturma başlatıldı.

Fransa ve Lübnan asıllı iş insanı Ziad Takieddine, Fransız haber sitesi Mediaport’a, “2006 sonu ile 2007 başı arasında Trablus’tan Paris’e 3 valiz içinde 5 milyon Euro nakit para taşıdığını; parayı Libya askeri istihbarat başkanı Abdallah Senouissi’den aldığını ve İçişleri Bakanı Claude Gueant üzerinden Sarkozy’ye verdiğini” söyledi.

Mahkeme, 21 Şubat 2019’da Sennusi’yi de sorguladı. Mediaport’a göre, Kaddafi’nin kayınbiraderi de olan Sennusi, “Sarkozy’ye 8 milyon dolar yardım yaptığını, karşılığında Kaddafi’nin uluslararası imajının düzeltilmesi, Kaddafi ve yardımcıları hakkındaki davaların düşmesi, yakalama emirlerinin durdurulması konusunda söz aldığını” anlattı.

***

Hikayeyi destekleyen onlarca itiraf, ifade ve belgenin arasında bir haber daha dikkati çekiyor.

30 Eylül 2012’de Kaddafi sonrası Geçiş Hükümeti’nin Başbakanı Mahmud Cibril, Mısır televizyonu ‘Dream TV’de, “Kaddafi’nin muhalif milisler tarafından değil, milisler arasına karışan yabancı bir ülkenin gizli servisine mensup bir ajan tarafından öldürüldüğünü” açıkladı.

İtalyan Corriere Della Serra gazetesi, bu ajanın Fransız olduğunu öne sürdü ve “Kaddafi ile parasal ilişkileri olan Sarkozy’nin bunun için yeterince gerekçesi vardı” diye yazdı.

Gazeteler, aynı hafta başında, pazartesi günü bir başka habere dikkat çektiler: “Kaddafi’yi ben öldürdüm” diyen ve yaralı olduğu için ‘insani vize’ ile tedavi için Paris’e getirilen 22 yaşındaki Libyalı muhalif Umran bin Şaban, hastanede öldü!..

***

21 Mart 2018’de, Sarkozy “2007 seçim kampanyasında Kaddafi’den para almak” suçlamasıyla gözaltına alındı.

Sarkozy ise Kaddafi’nin seçim yardımının 45 bin dolardan az olduğunu savundu.

Dava sürüyor…

***

Davayı Libya’da kapatma çabası da sürüyor.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Libya’da her şeyi yaptırabileceği general Hafter’i iktidara getirmek için Türkiye ile ‘diplomatik savaş’ veriyor.

Ama Mısır’daki zirvede İtalya tarafından terk edildi.

Bugün Libya konusu Moskova’da Türkiye ve Rusya’nın ‘garantörlüğünde’ görüşülüyor.

İtalya Başbakanı da Ankara’da…

DEMİRTAŞ’I SORUMLU TUTAN ANNELER, DEMİRTAŞ’I ALKIŞLAYAN ANNELER

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Selahattin Demirtaş’ın eşlerinin, Demirtaş’ın yazdığı tiyatro oyununu izlemelerine yönelik tepkileri, “Sosyal bir olaydır. Neden yadsınıyor, neden illa kutuplaşma isteniyor, anlamıyoruz” diye eleştirdi.

Cevap hakkım var, zira AKŞAM da bunu haber yaptı.

Sayın Öztrak;

Kutuplaştırma mevzubahis değil.

‘Tuhaf’ ve ‘çelişkili’ bulduğumuz şey şu: Eşlerin izlemeye gittiği tiyatro oyununu yazan Selahattin Demirtaş’ın partisi HDP, kendisinin eş genel başkanlık dönemi dahil Kürt çocukların terör örgütü PKK’ya kaçırılmasına aracılık etmekle” suçlanıyor.

Suçlayanlar da o çocukların aileleri ve 133 gündür bu gerekçeyle HDP’nin Diyarbakır İl Başkanlığı önünde evlat nöbeti tutuyorlar.

Bu annelere destek vermek ile cezaevindeki Demirtaş’a destek vermek arasında bir tercih yapılmış.

Bu insanlar siyasetçi eşleri ve tercihleri sorgulanır, eleştirilir…

Bu eleştiriye ‘yadsıma’ diyen bir partinin Diyarbakır’daki anneleri neden yadsıdığı da sorgulanır…

Mustafa Kartoğlu/Akşam

Daha Fazla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir