Yörünge Dergisi

"Türkiye’nin Entelektüel Aklının Buluşma Noktası"

Cumartesi, Nisan 20, 2024

Kılıçdaroğlu’na Yapılan Saldırı…

Tabii ki şiddet hiçbir surette hak arama yöntemi olamaz…

Terörün, şiddetin iyisi kötüsü dini imanı ideolojisi çizgisi olmaz…

Hukuk devletinde hak, mahkemelerde aranır, vicdanlarda sorgulanır…

Velhasıl şiddetin mazereti olmaz…

İşte bu yüzden Ahmet Türk’e yapılan saldırıya “Adaletin tokmağı” diyen Babıali’nin faşist kaşalotlarından olmadık…

Meclis koridorlarında Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırıyı kınadık…

Keza Bekir Bozdağ’a yapılan yumruklu saldırıyı kınadığımız gibi, o saldırganın yüzünü silen “CHP’li vekili” de kınadık

***

Dün Ankara’nın Çubuk ilçesinde katıldığı şehit cenazesinin ardından bir grup tarafından saldırıya uğradı Kılıçdaroğlu…

Tartışılacak bir tarafı yok. Esefle kınıyoruz. Provokatörlerin bir an önce bulunmasını temenni ediyoruz.

Lakin şurası bir gerçek ki, şehit cenazelerinde CHP’ye ve dahi Kılıçdaroğlu’na tepki yeni bir şey değil. Özellikle son yıllarda gönderilen çelenklerin parçalandığına, ıslıklı protestolara, sözlü sataşmalara şahit olduk…

Sebebi de 2015’te ‘beraber iyi salladık’ tebrikleşmesiyle başlayan, 2019’da aleni yapılan CHP-HDP işbirliği

24 Haziran seçimlerini “Bütün renkleri Meclis’e soktuk” diyen Kılıçdaroğlu’ydu.

31 Mart seçimleri öncesi HDP Eş Genel Başkanı “İstanbul ve Ankara adayları bilecek ki seçilmişlerse bizim oylarımızla seçilmişlerdir” demiş.

CHP’li vekil Aysu Bankoğlu “PKK’lıların oyuna talibiz” demiş.

Yine Kılıçdaroğlu, ‘YPG bize mi saldıracak?” demiş.

Bazı HDP/PKK’lı isimler “CHP’nin belediye meclis üyeleri” listelerinde yer almış…

Daha birkaç gün önce İmamoğlu, “hiç tanımam, benimle ne alakası var” dediği Demirtaş’a methiyeler düzmüş.

***

İşte bu yüzden şehit cenazeleri CHP için provokasyona çok açık.

Tekrarlayalım, şiddetin hiçbir şekilde mazereti olamaz. Şiddet hiçbir surette hiç kimse için hak arama yöntemi olamaz.

PKK, FETÖ başta olmak üzere teröristlerle mücadele bu ülkenin en hassas olduğu konudur.

Kılıçdaroğlu’nun meydana çıkıp saldırıyı “Kuvayı Milliye” ile anlatıp sonrasında “mağduriyet” edebiyatına bağlamasını anlayamadık.

Tahrik etmek yerine itidal, sağduyu çağrısı yapılmalı.

Kılıçdaroğlu’na geçmiş olsun diyorum.

Hikmet Genç/Akşam

Daha Fazla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir